İngilizce On Bir Ve Yirmi Beş: Doğru Yazım Kılavuzu

by Admin 52 views
İngilizce On Bir ve Yirmi Beş: Doğru Yazım Kılavuzu

Giriş: İngilizce Sayıların Önemi ve Temelleri

Selam gençler! İngilizce öğrenme yolculuğunuzda sayıların ne kadar kritik bir rol oynadığını hiç düşündünüz mü? İster inanın ister inanmayın, ama günlük hayatımızda sürekli sayılarla iç içeyiz: telefon numaraları, saatler, tarihler, fiyatlar, yaşımız, hatta bir tarifi takip ederken bile! İşte bu yüzden İngilizce sayılar konusuna hakim olmak, sadece bir dil bilgisi kuralı öğrenmekten çok daha fazlası; aslında akıcı bir şekilde iletişim kurabilmek için temel bir gereklilik. Bir düşünün, bir otelde rezervasyon yaparken, yurt dışında alışveriş yaparken ya da yeni tanıştığınız biriyle yaşınızı veya doğum tarihinizi paylaşırken, sayıları doğru ifade edebilmek ne kadar önemli, değil mi? Özellikle Türkçeden İngilizceye geçerken, bazı sayılar bizler için kafa karıştırıcı olabilir. Türkçe sayılar genellikle daha düzenli bir yapıya sahipken, İngilizcede bazen kuralsızlıklar veya özel durumlar karşımıza çıkabiliyor. Bu makalede, özellikle "11" ve "25" gibi sıkça kullanılan ama bazen yanlış yazılabilen sayıların doğru İngilizce yazılışları üzerine yoğunlaşacağız. Amacımız, sadece bu iki sayıyı değil, aynı zamanda genel İngilizce sayı yazım kuralları hakkında sizlere kapsamlı ve arkadaşça bir rehber sunmak. Hadi gelin, bu sayı serüvenine birlikte dalalım ve İngilizce sayıları artık birer uzman gibi kullanalım! Unutmayın, dil öğrenmek bir maraton, sprint değil. Her adımda biraz daha iyiye gidiyoruz, yeter ki sabırla ve istekle devam edelim. İngilizce sayıları anlamak, dilbilgisinin ilk basamaklarından biridir ve bu basamağı sağlam atmak, gelecekteki dil öğrenme sürecinize sağlam bir temel oluşturacaktır. Bu yüzden, dikkatle okuyun, bolca örnekle pratik yapın ve göreceksiniz ki kısa sürede İngilizce sayılar sizin için çocuk oyuncağı haline gelecek!

İngilizcede 11 Sayısının Yazılışı: "Eleven" ve Detayları

Şimdi gelelim can alıcı noktalardan birine: İngilizce 11 sayısının yazılışı. Bu sayı, özellikle tek basamaklı sayılardan sonra ve çift basamaklı sayılar kuralına tam olarak uymadığı için başlangıç seviyesindeki dil öğrencilerinin bazen zorlandığı bir nokta olabiliyor. Ama hiç merak etmeyin, aslında çok basit! İngilizcede 11 sayısı, tek bir kelimeyle ifade edilir: eleven. Evet, doğru duydunuz, sadece "eleven". Ne "one-one" ne de "ten-one" gibi karışık formüller aramaya gerek yok. "Eleven" kelimesi, İngilizce sayı sistemindeki özel durumlu sayılardan biridir. Tıpkı "one" (bir), "two" (iki) veya "ten" (on) gibi, kendiliğinden bir kelimeye sahiptir. Bu kelimeyi doğru telaffuz etmek de oldukça önemli. Telaffuzu Türkçedeki "ılevın" sesine oldukça yakındır. İlk 'e' sesi hafifçe 'ı' gibi, ikinci 'e' sesi ise 'e' gibi okunur. Ortadaki 'v' sesi de Türkçedeki 'v' sesinden biraz daha yumuşak çıkar. Peki, "eleven" kelimesini nerede ve nasıl kullanıyoruz? Hayatın her alanında karşımıza çıkabilir, arkadaşlar! Örneğin:

  • Yaş belirtirken: "My brother is eleven years old." (Erkek kardeşim on bir yaşında.)
  • Saat söylerken: "The meeting starts at eleven o'clock." (Toplantı saat on birde başlıyor.)
  • Miktar belirtirken: "I have eleven books on my desk." (Masamda on bir kitabım var.)
  • Tarihlerde: "The event is on November eleventh." (Etkinlik on bir Kasım'da.) (Burada ordinal olarak kullanıldığına dikkat edin: eleven th)

Common Mistakes (Sık Yapılan Hatalar):

Bazı arkadaşlarımız, 11'i "one-one" ya da "ten and one" gibi ifadelerle söylemeye çalışabiliyor. Ancak bunlar yanlış kullanımlardır. Her zaman "eleven" demeliyiz. Ayrıca, yazılışına dikkat edin, iki 'e', iki 'l' ve bir 'v' içerir. Bu kelimenin yazılışını kafanıza kazımak için, defalarca yazın, sesli söyleyin ve cümle içinde kullanın. Unutmayın, pratik yapmak mükemmelleştirir! Kültürel bağlamda "eleven" kelimesi bazen özel anlamlar da taşıyabilir. Örneğin, bir spor takımındaki oyuncu sayısı, veya bazen film veya müzik dünyasında özel bir sayı olarak da karşımıza çıkabilir. Örneğin, "Spinal Tap" filmindeki "going to eleven" ifadesi, bir şeyi normal sınırların ötesine taşımak anlamına gelir. Kısacası, İngilizce 11 sayısı "eleven" olarak yazılır ve hayatın birçok alanında aktif olarak kullanılır. Bu kelimeyi doğru öğrenmek, İngilizce sayı sisteminin temellerini sağlamlaştırmanıza yardımcı olacaktır. Hadi, şimdi "eleven" kelimesini kullanarak kendi cümlelerinizi kurma zamanı!

İngilizcede 25 Sayısının Yazılışı: "Twenty-Five" ve Kuralları

Şimdi gelelim ikinci önemli sayımıza: İngilizce 25. Bu sayı da tıpkı 11 gibi, günlük hayatta sıkça kullandığımız ve doğru yazılışını bilmemiz gereken bir değer. "Yirmi beş" dediğimizde, İngilizcede bunu iki ayrı kelimenin birleşimiyle ifade ediyoruz ve araya mutlaka bir tire (-) işareti koyuyoruz. Evet, doğru duydunuz arkadaşlar: twenty-five. "Twenty" (yirmi) ve "five" (beş) kelimeleri birleşerek bu sayıyı oluşturuyor. Burada önemli olan kural, 21'den 99'a kadar olan tüm bileşik sayıları yazarken araya tire işareti koymaktır. Örneğin, 21 için "twenty-one", 38 için "thirty-eight", 99 için "ninety-nine" deriz. Bu tire işareti, sayının tek bir bütün olduğunu gösterir ve dilbilgisi açısından oldukça önemlidir. Onu atlamak, yazılı İngilizcenizde bir hata olarak kabul edilir. "Twenty-five" kelimesinin telaffuzuna gelince, "twenty" kısmını "tventi" gibi, "five" kısmını ise "fayv" gibi düşünebilirsiniz. Her iki kelimenin de kendine özgü bir ritmi vardır ve birleşince doğal bir akış oluşturur. Peki, bu sayıyı nerelerde kullanıyoruz?

  • Yaşınızı söylerken: "I will be twenty-five next month." (Gelecek ay yirmi beş yaşında olacağım.)
  • Para miktarı belirtirken: "This book costs twenty-five dollars." (Bu kitap yirmi beş dolar.)
  • Puan veya skor belirtirken: "He scored twenty-five points in the game." (Maçta yirmi beş puan aldı.)
  • Miktar ifade ederken: "We need twenty-five chairs for the event." (Etkinlik için yirmi beş sandalyeye ihtiyacımız var.)

Important Rule (Önemli Kural): Hyphen Kullanımı!

Yukarıda da belirttiğim gibi, 21'den 99'a kadar olan sayılarda, onlar ve birler basamağını birleştiren kelimeler arasına mutlaka tire işareti koymalıyız. Bu, İngilizce sayı yazım kurallarının en temel ve sıkça göz ardı edilen kurallarından biridir. Unutmayın, "twenty five" (boşlukla) yanlıştır, "twenty-five" (tire ile) doğrudur. Bunu aklınızın bir köşesine not alın. Pratik yaparken, bu kuralı uyguladığınızdan emin olun. Örneğin, "33" yazarken "thirty-three" diye yazın, "33" yazarken "thirty three" değil. Bu küçük detay, yazılı İngilizcenizin doğruluğunu ve profesyonelliğini artıracaktır. Ayrıca, "twenty-five" kelimesini kullanarak hikayeler yazmaya çalışın, günlük tutun veya basit matematik problemleri çözüp cevapları kelimelerle yazın. Bu tür pratikler, kelimeyi hafızanıza kazımanın en iyi yollarından biridir. İngilizce 25 sayısı, yani "twenty-five", doğru tire kullanımıyla birlikte, İngilizce sayı sisteminin önemli bir parçasıdır. Bu kuralı öğrenmek ve uygulamak, sayıları yazma konusundaki güveninizi artıracaktır. Hadi, bu kuralı şimdi kendi cümlelerinizde uygulayın ve farkı görün!

Genel İngilizce Sayı Yazım Kuralları: 1'den 100'e Kapsamlı Bir Bakış

Arkadaşlar, sadece 11 ve 25 ile sınırlı kalmayalım, çünkü İngilizce sayılar dünyası bundan çok daha geniş! Şimdi gelin, 1'den 100'e kadar olan sayıların yazım kurallarına genel bir bakış atalım. Bu bölüm, temelden ileriye doğru tüm sayıları anlamanıza yardımcı olacak, böylece bir daha asla kafanız karışmayacak. İlk olarak, tek basamaklı sayılar ile başlayalım. Bunlar oldukça basit, değil mi? One, two, three, four, five, six, seven, eight, nine. Her biri için ayrı bir kelime var ve yazılışları genelde kolayca akılda kalır. Önemli olan, bunların telaffuzlarını da doğru öğrenmektir. Özellikle 'th' sesini içeren 'three' veya 'v' sesini içeren 'five' gibi kelimeler başlangıçta zorlayıcı olabilir, ancak düzenli pratikle aşılabilir. Ardından onlu sayılar geliyor. Burada da bazı özel durumlar var. 10 (ten), 11 (eleven), 12 (twelve) gibi sayılar kendi benzersiz isimlerine sahiptir. Özellikle "eleven" ve "twelve" kelimeleri, Türkçe "on bir" ve "on iki" gibi mantıksal bir sıra izlemedikleri için akılda tutulması gerekenlerdir. Sonra, 13'ten 19'a kadar olan teen (genç) sayıları geliyor. Bu sayılar genellikle sonuna "-teen" eki alarak oluşur: thirteen, fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen. Burada dikkat etmemiz gereken iki önemli nokta var: Birincisi, "thirteen" ve "fifteen" gibi sayılarda kök kelimenin biraz değişime uğraması (three -> thir, five -> fif). İkincisi ise, bu sayıların telaffuzunda sondaki "-teen" vurgusunun önemidir, aksi takdirde "thirty" veya "fifty" gibi benzer sounding sayılarla karıştırılabilirler. Mesela, "fourteen" ile "forty" arasındaki farkı telaffuzda hissettirmek çok önemli. Sonra yuvarlak onluk sayılar var: twenty, thirty, forty, fifty, sixty, seventy, eighty, ninety. Bu sayılar da kendi içinde düzenli bir yapıya sahip. Örneğin, 'four' kelimesinin 'o'su düşerek 'forty' olması gibi küçük istisnalara dikkat etmek gerekiyor. Ve geldik en önemli kurala: bileşik sayılar! Daha önce 25 örneğinde de bahsettiğimiz gibi, 21'den 99'a kadar olan tüm sayılarda, onlar basamağı ve birler basamağı arasındaki kelimeye mutlaka tire (-) işareti koyuyoruz. Yani, 21 ise "twenty-one", 34 ise "thirty-four", 78 ise "seventy-eight". Bu kuralı es geçmeyin arkadaşlar, yazılı İngilizce'de çok büyük bir fark yaratır. Son olarak, 100'e geliyoruz: one hundred veya a hundred. Her ikisi de doğru kullanımdır. Yüzden sonra gelen sayılar için ise "one hundred and one" (101) veya "one hundred one" (Amerika'da daha yaygın) diyebiliriz. Gördüğünüz gibi, sayıların dünyası düşündüğünüzden çok daha fazla kurala ve istisnaya sahip olabilir, ama hepsi mantıksal bir yapıya oturur. Bu kuralları iyi kavramak, İngilizce'deki sayıları kullanma becerinizi katlayacaktır. Unutmayın, en iyi öğrenme yolu pratikten geçer; bu yüzden sayıları her yerde fark etmeye ve onları İngilizce düşünmeye çalışın!

Sayıları Kullanırken Yapılan Sık Hatalar ve Kaçınma Yolları

Arkadaşlar, İngilizce öğrenme yolculuğumuzda hepimiz hata yaparız, bu çok doğal! Önemli olan bu hatalardan ders çıkarıp bir daha yapmamaya çalışmak. İngilizce sayılar konusunda da ne yazık ki bazı sıkça yapılan hatalar var. Gelin, bu hatalara yakından bakalım ve onlardan nasıl kaçınacağımızı öğrenelim, böylece İngilizceniz bir adım daha ileri gitsin! İlk ve en yaygın hatalardan biri, tire (-) işaretini unutmaktır. Az önce de bahsettiğimiz gibi, 21'den 99'a kadar olan bileşik sayılarda (örneğin 25 için "twenty-five", 43 için "forty-three"), onlar ve birler basamağını birleştiren kelimeler arasına mutlaka tire koymalıyız. "Twenty five" yazmak, dilbilgisi açısından yanlıştır ve sizi acemi gösterebilir. Bu küçük detaya dikkat etmek, yazılı İngilizcenizin kalitesini anında artıracaktır. İkinci bir hata ise, sayıların telaffuzunda yapılan yanlışlar. Özellikle "-teen" (13-19) ve "-ty" (20, 30, 40 vb.) son ekli sayılar birbirine karıştırılabilir. Örneğin, "fourteen" (14) ile "forty" (40) arasındaki telaffuz farkı çok önemlidir. "Fourteen" derken sondaki "-teen" vurgulu ve uzunken, "forty" derken vurgu daha çok ilk hecededir ve son kısım kısadır. Bu farkı bilmek, özellikle telefonla konuşurken veya dinleme yaparken yanlış anlaşılmaları önler. Üçüncü hata, sayıların yazılışında yapılan imla hataları. Örneğin, "forty" kelimesi "fourty" olarak yanlış yazılabilir (four kelimesinin 'u' harfi forty'de düşer). Ya da "thirteen" yerine "treeteen" gibi hatalar yapılabilir. Bu tür hatalardan kaçınmak için kelimelerin doğru yazılışlarını ezberlemek ve sıkça pratik etmek şart. Kelimeleri defterinize yazarken, doğru yazılışını aklınızda canlandırın. Dördüncü yaygın hata, sayıların çoğul hallerini kullanma şekli. Genel kural olarak, sayıları bir miktar belirtmek için kullandığımızda (örn. "three apples" - üç elma) sayının kendisi çoğul olmaz. Ancak, "tens of people" (onlarca insan) veya "hundreds of dollars" (yüzlerce dolar) gibi ifadelerde sayılara '-s' ekleyebiliriz. Bu, kesin bir sayıdan ziyade yaklaşık bir miktarı ifade eder. Bu ince farkı anlamak, doğru İngilizce kullanım için önemlidir. Son olarak, kardinal (asıl) ve ordinal (sıra) sayıların karıştırılması da sıkça karşılaşılan bir problem. "One" (bir) kardinal bir sayıyken, "first" (birinci) ordinal bir sayıdır. Tarihleri veya sıralamaları belirtirken ordinal sayıları kullanmamız gerekir (örn. "The first day of the month" - ayın birinci günü, "on the twenty-fifth of May" - 25 Mayıs'ta). Özellikle 11, 12, 13 gibi istisnai ordinal sayılar (eleventh, twelfth, thirteenth) akılda tutulmalıdır. Bu hatalardan kaçınmak için ne mi yapmalıyız? Basit: düzenli tekrar, bolca dinleme ve konuşma pratiği, ve yazılı örnekleri incelemek. Ayrıca, öğrendiğiniz her yeni sayıyı bir cümle içinde kullanarak pekiştirmek, bilgiyi kalıcı hale getirmenize yardımcı olacaktır. Unutmayın, hatalar öğrenme sürecinin bir parçasıdır. Önemli olan, hatalarımızdan ders çıkararak ileriye gitmektir!

İngilizce Sayıları Pratik Yapma Yolları: Akılda Kalıcı Teknikler

Arkadaşlar, sadece kuralları öğrenmek yetmez, değil mi? Önemli olan, öğrendiklerimizi hayatımıza dahil etmek ve İngilizce sayıları pratik yaparak kalıcı hale getirmek. İşte size sayıları öğrenirken hem eğleneceğiniz hem de akılda kalıcılığını artıracağınız birkaç süper teknik ve ipucu! Birinci ve en temel yöntem, flashcard'lar kullanmak. Bir yüzüne sayıyı (örn. 25), diğer yüzüne İngilizce yazılışını (örn. twenty-five) yazın. Bu kartları sık sık karıştırın ve kendinizi test edin. Sadece görmekle kalmayın, her kartı elinize aldığınızda sayıyı sesli bir şekilde telaffuz edin. Hem görsel hem de işitsel hafızanızı devreye sokarak öğrenmeyi hızlandırın. İkinci olarak, dinleme pratiği yapın. İngilizce podcast'ler, haberler veya filmler izlerken sayıları yakalamaya çalışın. Fiyatları, tarihleri, yaşları veya herhangi bir istatistiği duyduğunuzda dikkat kesilin. Hatta duyduğunuz sayıları not alıp, daha sonra kendiniz yazılı olarak ifade etmeye çalışın. Bu, hem dinleme becerinizi geliştirecek hem de sayıları doğal bağlamında anlamanıza yardımcı olacaktır. Üçüncü harika yöntem, konuşma pratiği. Arkadaşlarınızla veya dil değişim partnerinizle İngilizce konuşurken, bilerek sayılarla ilgili sorular sorun veya cevaplar verin. Örneğin, "What time is it?" (Saat kaç?), "How old are you?" (Kaç yaşındasın?), "How many books do you have?" (Kaç kitabın var?) gibi sorularla kendinizi zorlayın. Hatta kendi kendine pratik yaparken bile, günlük rutinlerinizi İngilizce sayılarla anlatmaya çalışın: "I woke up at seven o'clock", "I have three meetings today". Dördüncü olarak, okuma pratiğini asla ihmal etmeyin. İngilizce kitaplar, dergiler, bloglar veya haber siteleri okurken, karşılaştığınız sayıları zihninizde veya yüksek sesle İngilizce olarak tekrar edin. Özellikle mali tablolar, tarifler veya istatistik içeren metinler, sayıları doğal bir şekilde görmeniz için harika kaynaklardır. Beşinci ve belki de en eğlenceli yol, oyunlar ve uygulamalar kullanmak. Akıllı telefonunuzda veya tabletinizde İngilizce sayı oyunları veya dil öğrenme uygulamaları (Duolingo, Memrise vb.) indirin. Bu uygulamalar genellikle oyunlaştırılmış öğrenme teknikleri sayesinde sayıları eğlenceli bir şekilde öğrenmenizi sağlar. Hem vakit geçirirsiniz hem de farkında olmadan sayı bilginizi pekiştirirsiniz. Son olarak, sayıları günlük hayatınıza entegre edin. Kendi telefon numaranızı, ev adresinizi, doğum tarihinizi, en sevdiğiniz sayıyı İngilizce olarak ezberleyin ve sık sık tekrarlayın. Bir alışveriş fişindeki fiyatları İngilizce okumaya çalışın veya saati her kontrol ettiğinizde kendi kendinize İngilizce söyleyin. Bu tür küçük alışkanlıklar, sayıların beyninize kazınmasına yardımcı olacak ve onları doğal bir parçanız haline getirecektir. Unutmayın, pratik yapmak anahtardır. Ne kadar çok pratik yaparsanız, İngilizce sayılarla o kadar rahat ve güvenli hissedersiniz. Hadi, hemen bugün bu tekniklerden birini veya birkaçını uygulamaya başlayın ve farkı görün!

Sonuç: İngilizce Sayılarla Güvenle İletişim Kurun!

Evet arkadaşlar, İngilizce sayıların büyüleyici dünyasına harika bir yolculuk yaptık, değil mi? Özellikle İngilizce 11'in "eleven" ve İngilizce 25'in "twenty-five" olarak yazıldığını ve bu bileşik sayıda araya tire (-) koymanın ne kadar kritik olduğunu artık biliyorsunuz. Sadece bu iki sayı değil, aynı zamanda 1'den 100'e kadar olan genel sayı yazım kurallarını da detaylıca ele aldık. Tek basamaklılardan teen'lere, yuvarlak onluklardan tireli bileşik sayılara kadar her birini mercek altına aldık. Unutmayın, dil öğrenmek bir süreçtir ve bu sürecin her aşamasında biraz sabır, biraz azim ve bolca pratik gerekir. Yaptığımız hatalar bizim en iyi öğretmenlerimizdir; önemli olan onlardan ders çıkarıp yolumuza devam etmektir. Sayıları doğru bilmek ve kullanmak, İngilizce iletişim becerilerinizin temel taşlarından biridir. İster günlük konuşmalarda, ister iş hayatında, ister akademik ortamlarda olun, sayıları akıcı ve doğru bir şekilde ifade edebilmek size büyük bir güven katacaktır. Artık İngilizce sayıları duyduğunuzda veya yazmanız gerektiğinde tereddüt etmeyeceksiniz. Güvenle konuşabilir, yazabilir ve dinleyebilirsiniz. Bu makaledeki bilgileri ve pratik tekniklerini hayatınıza uygulayarak, İngilizce sayıları öğrenme sürecinizi çok daha keyifli ve verimli hale getirebilirsiniz. Hadi, şimdi gidin ve bu bilgiyi kullanarak İngilizce konuşma ve yazma yeteneklerinizi sergileyin! Başarı sizinle olsun, canlarım!